Modern estetik uygulamalar arasında hızla yükselen ‘ameliyatsız burun estetiği‘ güzellik anlayışımızda yeni bir sayfa açıyor. Sıvı rinoplasti olarak da bilinen bu yenilikçi yöntemin temel unsurlarını riskleri, yan etkileri, maliyeti ve nasıl yapıldığı ve dikkat edilmesi gerekenleri ele aldık.
Sıvı Ri̇noplasti̇ (Ameliyatsız Burun Estetiği) Nedir?
Sıvı Rinoplasti, genellikle “likit rinoplasti” olarak da bilinen, ameliyatsız bir burun şekillendirme işlemidir Burun şeklinin küçük düzenlemelerini yapmak için enjekte edilebilir hyaluronik asit bazlı dolgu maddeleri kullanılarak yapılan burun şekillendirme işlemidir.
Ameliyat gerektirmeyen bu yöntem, genellikle hızlı ve nispeten ağrısızdır. İşlem, burun sırtını düzleştirmek, burun ucu kaldırmak veya burun deliklerinin simetrisini düzeltmek gibi spesifik değişiklikler için tercih edilebilir.
Sıvı Rinoplasti Riskli Midir?
Sıvı rinoplasti, FDA tarafından onaylanmış dermal dolgu maddeleri kullanılarak yapılır. Ancak FDA, kırışıklıkları doldurmak veya vücuttaki dokuları büyütmek için sıvı silikon veya silikon jeli enjekte etmeyi onaylamamıştır.
Sıvı rinoplasti, genellikle güvenli kabul edilen bir işlem olsa da kullanılan dolgu maddelerine karşı alerjik reaksiyonlar nadir olsa görülebilmektedir.
Enfeksiyon, enjeksiyon sonrası geçici şişme ve morarma görülmektedir. Bazen de dolgu maddesinin yanlış yerleştirilmesi ile burun dokularına kan akışı engellenir buda cilt dokusunun ölmesine yol açarak istenmeyen komplikasyonlara sebebiyet vermektedir.
Likit rinoplasti, burun yapısına hacim ekleyerek ve burun konturlarını yeniden şekillendirdiği için burnun fiziksel yapısını inceltmez ya da küçültmez. Eğer kişi sonuçlardan memnun değilse, işlemde kullanılan dermal dolgu maddelerinin etkisini hızla azaltmak için enzimatik bir ajan olan hyaluronidaz enjekte edilir.
Hyaluronidaz, hyaluronik asiti hızla parçalar ve dolgu maddesinin etkisini yok eder. Bu, sıvı rinoplasti sonuçlarını tersine çevirmek için yaygın ve etkili bir yöntemdir. Ancak, bu işlem sadece hyaluronik asit temelli dolgular için geçerlidir ve diğer tür dolgular için farklı yöntemler gerektirebilir.
Yan Etkileri ve Komplikasyonları
Enjeksiyon bölgesindeki ağrı, kızarıklık, şişme ve morarma gibi geçici ve genellikle hafif semptomlar bulunur. Dolgu maddelerine karşı alerjik reaksiyonlar veya steril olmayan uygulama koşulları nedeniyle enfeksiyonlar görülebilmektedir.
Daha ciddi komplikasyonlar, dolgu maddesinin yanlış yerleştirilmesi sonucu doku hasarı, cilt nekrozuna (cilt dokusunun ölümü) veya dolgu maddesinin damar içine enjekte edilmesi sonucu ciddi komplikasyonlar ve hatta körlük oluşabilir. Ama genelde şişme, morarma ve enjeksiyon bölgesinde ağrı gibi hafif semptomlar görülmektedir.
Kimler için Uygundur?
- Küçük burun çıkıntıları, eğrilik veya burun ucu düşüklüğü gibi hafif burun kusurlarını düzeltmek isteyenler,
- Gerçekçi sonuç beklentileri olanlar
- Herhangi bir ciddi sağlık sorunu olmayan geçici bir çözüm arayanlar
- Cerrahi müdahaleyi henüz düşünmeyen ve ameliyat olmaktan korkan ancak estetik değişiklik isteyenler
- Rinoplasti sonrası sonuçlardan memnun olmayan hastalar
ameliyatsız burun estetiği için uygun adaylardır.
Ayrıca bu yöntem, dolgu maddeleri kullanılarak yapılan yeniden şekillendirme işlemi olduğu için burun sırtını düzleştirebilir veya burun ucu şeklini düzeltebilir, ancak geniş burun kanatları gibi yapısal özellikleri değiştiremez.
Sıvı Rinoplastinin Kalıcılığı
İşlem oldukça hızlıdır ve yaklaşık 15 ila 30 dakika arasında sürer. Bu tür dolguların etkileri 6 ila 18 ay arasında etkili olur. Etkileri azalmaya başladığında, işlem tekrarlanabilir. Uzun vadede çok sık dolgu uygulaması, dokular üzerinde olumsuz etkiler oluşturabilmektedir.
Likit rinoplasti genellikle kalıcı bir işlem değildir. Bu işlemde kullanılan hyaluronik asit gibi dermal dolgu maddeleri, vücut tarafından zamanla emilir ve bu nedenle etkileri geçicidir. Ancak kalıcı burun dolgusu da vardır. Bunlar vücut tarafından emilmeyen malzemelerden yapılmaktadır.
Sıvı Rinoplasti Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler?
Ağır egzersizler, saunalar, yüze aşırı baskı ve basınç uygulama gibi durumlara dikkat etmek gerekmektedir. İşlemden hemen sonraki ilk 24 saat içinde, yumuşak bir temizleyici kullanarak ve nazikçe yüz yıkanabilir.
Burun bölgesine doğrudan suyun sertçe vurmasından kaçınmak ve yüksek sıcaklıkta su kullanmamak gerekir. Aşırı sıcaklık ve basınçtan kaçınarak duş alınmasında sakınca yoktur.
İşlemden sonra birkaç gün boyunca başı yüksek tutacak şekilde sırtüstü yatmak önemlidir. Bu pozisyon, burun bölgesindeki şişliği ve morarmayı azaltmaya yardımcı olur. Yan yatmaktan kaçınmak önemlidir, çünkü bu pozisyon yeni şekillendirilmiş burun üzerinde baskı oluşturur ve dolgu maddesinin yer değiştirmesine neden olabilir.
İşlem sonrasında hafif baş ağrısı yaşanması enjeksiyonun neden olduğu geçici bir yan etkidir ve genellikle kısa süre içinde geçer. Özellikle ilk birkaç gün içinde gözlük takılması önerilmemektedir.
Alkol kanama, morarma ve vücuttaki ödemi arttırdığı için işlem sonrası ilk 24-48 saat içerisinde alkol tüketilmesi önerilmemektedir. Aynı zamanda kafein de bazı kişilerde kan basıncını artırır ve kanamayı artırabilir. İşlem sonrası birkaç gün aşırı kafein tüketiminden kaçınmak gerekmektedir.
İlk birkaç saat veya gün içinde, yüz kaslarınızı aşırı kullanmaktan uzak durulmalıdır. Gülümsemek hafif mimikler zararsızdır ancak aşırıya kaçmamak gerekir.
Bazen dolgu maddesinin yer değiştirmesi görülebilir. Buna dolgunun göçmesi de denilmektedir. Enjeksiyon sonrası ilk birkaç gün içinde meydana gelir. Yanlış enjeksiyon tekniği, fazla miktarda dolgu maddesi kullanımı veya işlemden sonra yapılan bazı aktiviteler sonucu oluşabilir. Bu nedenle, işlemden sonra aşırı yüz hareketlerinden, baskı uygulamaktan ve ağır egzersizlerden kaçınmak önemlidir.